THBB

Yavuz IŞIK
THBB Yönetim Kurulu Başkanı
President

Değerli üyeler ve sektörümüzün değerli paydaşları, inşaatın en temel kolu olan hazır beton sektörünün temsilcisi olarak çalışmalarımızı yoğun bir şekilde sürdürüyoruz.

Birliğimizin TG Expo organizatörlüğünde düzenlediği “BETON 2023 Hazır Beton Kongresi ve Fuarı” çalışmalarımız tüm hızıyla devam ediyor. BETON 2023 Hazır Beton Kongresini 8-10 Kasım 2023 tarihlerinde, BETON 2023 Hazır Beton, Çimento, Agrega, İnşaat Teknolojileri ve Ekipmanları Fuarı’nı ise 8-11 Kasım 2023 tarihlerinde İstanbul Fuar Merkezi’nde gerçekleştireceğiz. Toplam 15.708 metrekarelik alanda 11.sini düzenleyeceğimiz Fuarımız, inşaat ve onun en temel kolu hazır beton ile ilgili sektörlerden 100’ün üzerinde katılımcısı ile Avrupa, Asya, Afrika ve Orta Doğu’dan 3.000’i yabancı olmak üzere toplamda 12.000’den fazla sektör profesyonelini ağırlayacak. Fuarımızla eş zamanlı olarak Prof. Dr. Mehmet Ali Taşdemir onuruna düzenleyeceğimiz BETON 2023 Hazır Beton Kongresi önceki yıllarda da olduğu gibi sektör gelişimine katkıda bulunacak. Kongrede çağrılı konuşmacılarla birlikte sektörden, kamudan ve akademiden gelen 90 civarında bildiri sunulacak. 500’den fazla delegenin katılacağı Kongremizi akademisyenler ve araştırmacıların yanı sıra hazır beton sektörünün ve yan sanayi firmalarının temsilcileri de yakından takip edecek.

Bildiğiniz üzere bu yıl, Aziz Milletimizin Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde yazdığı tarihte eşi ve benzeri görülmemiş zaferin sonucunda ilan ettiği Cumhuriyetimizin 100. yılını kutlamanın mutluluğunu ve gururunu yaşıyoruz. Araştırmacılarımızı, paydaşlarımızı, sektörümüze hizmet ve malzeme sağlayan tüm dostlarımızı Cumhuriyetimizin 100. yılında düzenlediğimiz BETON 2023’e katılmaya ve son gelişmeleri takip etmeye davet ediyorum.

Depremin gündemimizde öncelikli madde olarak yer alması sebebiyle 17 Ağustos 1999 Marmara Depremi’nin 24. yıl dönümünde basın açıklamasında bulunarak Birliğimizin görüşlerini paylaştım. Açıklamamda, Türkiye Hazır Beton Birliği olarak uzun yıllardır riskli yapı stokunun dönüştürülmesini sürekli gündeme getirdiğimizi, Raporlarımızda ve basın duyurularımızda bu konuyu öne çıkardığımızı ifade ettim. Kahramanmaraş Depremleri sonrasında sadece riskli yapıların değil, üretimden tasarıma, tasarımdan uygulamaya, uygulamadan denetime kadar tüm süreçlerdeki iş yapış şeklinin ve zihniyetin de dönüşmesi gerektiğinin önemini görmüş olduğumuza dikkat çektim ve bu konuda gerekli politikalar ile eylem planlarının oluşturulmasını desteklediğimi belirterek tüm paydaşları göreve davet ettim.

Türkiye, hazır beton üretiminde Avrupa liderliğini sürdürüyor. Birliğimizin de katkılarıyla hazırlanan Avrupa Hazır Beton Birliği (ERMCO) 2022 yılı İstatistik Raporu yayımlandı. Bu verilere göre AB üyesi bütün ülkelerin toplam üretim miktarı 262,8 milyon metreküpken, Türkiye tek başına 105 milyon metreküp beton üretmektedir. Bu üretim miktarı ile Türkiye, AB ülkeleri arasında lider ülke konumundadır. Almanya 52,9 milyon metreküp üretim ile ikinci, Fransa ise 39,2 milyon metreküp üretim ile üçüncüdür.

THBB MYM olarak Türkiye İnşaat Sanayicileri İşveren Sendikası (İNTES) iş birliğiyle hazırladığımız “Beton Transmikser Operatörü (Seviye 3)” taslak yeterliliğini incelemek üzere temmuz ayında düzenlenen MYK İnşaat Sektör Komitesinin 52. Toplantısına katıldık. Komiteye sunulan taslak yeterlilik, üzerinde gerekli düzeltmelerin yapılmasının ardından MYK Yönetim Kurulunun onayına sunulacak.

Bu süreçte mesleki yeterlilik belgelendirmelerimizi de sürdürüyoruz. Temmuz ayında dört Beton Santral Operatörü Mesleki Yeterlilik Sınavımızı Manisa’da yaptık. Meslek içi eğitimlerimize yoğun bir şekilde devam ediyoruz. Transmikser ve Pompa Operatörleri kursları Ana Sponsorumuz Mercedes-Benz Türk A.Ş.’nin katkılarıyla düzenlediğimiz, Ekonomik ve Güvenli Sürüş Eğitimimizi temmuz ve ağustos aylarında İstanbul, Bursa ve Yalova’da beş ayrı tesiste; Hazır Beton Şantiye Operasyonlarında Yer Tespit Elemanı ve Beton Pompa Operatörleri için Teknik Emniyet Kuralları eğitimimizi ise temmuz ve ağustos aylarında Yalova, Bursa ve Malatya’da yaptık.

Transmikser ve Pompa Operatörleri Kursları Ana Sponsorumuz Mercedes-Benz Türk A.Ş.’nin ve Pompa Operatörleri Kursları Sponsorumuz Güriş İş Makinaları Endüstri AŞ’nin katkılarıyla düzenlediğimiz Hazır Beton Santrali ve Beton Pompası Verimli Kullanım Eğitimimizi ise temmuz ayında Mersin’de düzenledik.

Sektörümüzü bütün platformlarda temsil ediyor, etkinlikleri ve gelişmeleri yakından izlemeye devam ediyoruz. Üyesi ve Bölgesel Sistem Operatörü olduğumuz Beton Sürdürülebilirlik Konseyinin (CSC) temmuz ayında telekonferans yöntemiyle yapılan Yönetim Kurulu toplantısına katılarak ülkemizi ve sektörümüz etkileyen gelişmeleri takip ettik.

Geçtiğimiz ay İç Anadolu Sanayici ve İş İnsanlardı Dernekleri Federasyonu (İÇASİFED) ve Ostim Sanayici ve İş insanları Derneği (OSİAD) Onursal Başkanı Sn. Mehmet Akyürek ziyarette bulundu. Kendisiyle Türkiye’deki son ekonomik gelişmeleri değerlendirerek görüş alışverişinde bulunduk. Bu vesileyle, hayatını anlattığı “Kobi Mehmet” kitabını imzalayarak takdim eden değerli sanayici arkadaşım Mehmet Bey’e bu nazik ziyareti için teşekkür ederim.

Geçtiğimiz aylarda yaptığımız çalışmaları özetledikten sonra ekonomik değerlendirmelerimi sizlerle paylaşmak istiyorum.

Ekonomide 3 yıllık yol haritasını belirleyen Orta Vadeli Program'ın (OVP) ayrıntıları açıklandı, en kritik nokta döviz kuru düzeyi oldu. Tahminlere göre yıl sonunda 29,5-30 TL arasında bir düzeyde olacağı öngörülüyor. Bu da yaklaşık %11’lik bir döviz kuru artışı anlamına geliyor. 2024 yılının ortalaması ise 36,70 oluyor.

Bu çerçevede yılın geri kalan kısmında ve 2024 yılında döviz kuru artışlarının dizginleneceği sonucunu çıkarıyoruz. Son revizyonla birlikte Merkez Bankası’nın yüzde 58’e yükselttiği enflasyon tahmini OVP’de bir kez daha revizyona uğrayarak % 65 oldu.

Bu durumda enflasyon ile kıyaslandığında oldukça düşük bir döviz kuru artışının yaşanacağını varsayan bir OVP söz konusudur. Bir yandan KKM (Kur Korumalı Mevduat) sisteminin tasfiyesinin gerçekleşmesi öngörülürken diğer tarafta buradan çıkan likiditenin döviz yerine TL’de kalması için TL mevduatın cazibesinin artırılması yetersiz kalabilecektir. Bunun için KKM’den çıkan kaynağın ekonomiye kazandırılabileceği ve aynı zamanda ekonominin çarklarının döndürüleceği alternatif yatırım kaynaklarının da aktif hâle getirilmesi gerekecektir. Bu alanların başında konut gelmektedir.

Son dönemde ekonominin soğutulmasına yönelik alınan tedbirlerden bir kısmının konut satışlarını da olumsuz etkileyeceğini öngörüyoruz. BDDK'nin yeni düzenlemesiyle ikinci ev alacaklara evin değerinin yüzde 22,5'inden fazla konut kredisi verilmesinin önüne geçilmesi de bu kapsamda alınan kararlardan bir tanesidir. Kredi faizlerindeki yükselme inşaat maliyetlerindeki artış ile birlikte değerlendirildiğinde alınan bu tedbirlerin konut satışlarını aşağı çekeceği öngörülmektedir. Bu noktada ekonomi yönetimimiz, önümüzdeki dönemde KKM’den çıkmasını öngördükleri likiditenin yönelebileceği alternatif yatırım kanalı olarak konut sektörünü değerlendirebilecektir. Bu şekilde inşaat sektörünün canlandırılması hem geri besleme yoluyla girdi aldığı imalat sanayi kollarını harekete geçirecek ve sanayinin çarklarını döndürecek, hem de TL mevduatın yanında ikinci bir cazibe alanı oluşturulmuş olacaktır. Dövize olası talebi azaltmanın bir diğer yolu konut sektörünün cazibesinin artırılmasıdır.

Zira henüz inşaat sektöründe yavaşlamanın emareleri ortaya çıkmamış olmakla beraber alınan makro ekonomik tedbirlerin inşaat sektörünü de etkilemesi kaçınılmazdır. Yılın ikinci çeyrek büyümesi reel olarak, bir önceki yılın aynı çeyreğine göre %3,8 olurken bu dönemde inşaat yatırımlarının %5,1 büyümüş olduğunu görüyoruz. Özel tüketim, kamu harcamaları ve yatırımlar büyümeyi yukarı çekerken, net ihracat ve stok değişimi ise negatif katkı verdi. Büyümeye harcamalara göre baktığımızda iç talebin rekor kırdığını görmekteyiz. Bir önceki çeyreğe göre iç talep %4,8, hane halkı tüketimi ise %5,2 oranında arttı. Yılın geri kalan kısmında iç tüketimin aşağı çekilmesi sonrasında ikinci çeyrekteki büyüme rakamlarının yakalanması mümkün görünmüyor. Bu noktada inşaat sektörü hem büyüme de hem de KKM’nin tasfiyesinde can simidi olabilecektir.


Yukarı Çık